Müze Gazhane’de ‘Meddah ve Ortaoyunu’

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kent Tiyatroları, geleneksel Türk tiyatrosunun örneklerini İstanbul seyircisiyle bir araya getiriyor. İstanbul’un eğlence geleneğinde hususi bir yeri olan geleneksel tiyatronun örneklerinden meddah ve ortaoyunu, bu türün karakteristik özellikleri korunarak sahneye taşınıyor. Tarık Şerbetçioğlu’nun yazdığı ve yönettiği ve meddah rolüyle sahnede olduğu ‘Vakitlerden Bir Zaman’ saat 18.00’de ve Nihat Alpteki’nin yönettiği ‘Ödüllü’ isminde […]

Mar 10, 2024 - 09:35
 0
Müze Gazhane’de ‘Meddah ve Ortaoyunu’


İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kent Tiyatroları, geleneksel Türk tiyatrosunun örneklerini İstanbul seyircisiyle bir araya getiriyor. İstanbul’un eğlence geleneğinde hususi bir yeri olan geleneksel tiyatronun örneklerinden meddah ve ortaoyunu, bu türün karakteristik özellikleri korunarak sahneye taşınıyor. Tarık Şerbetçioğlu’nun yazdığı ve yönettiği ve meddah rolüyle sahnede olduğu ‘Vakitlerden Bir Zaman’ saat 18.00’de ve Nihat Alpteki’nin yönettiği ‘Ödüllü’ isminde ortaoyunu saat 20.30’da, 11 Mart 2024 Pazartesi günü Müze Gazhane Meydan Sahnesi’nde ilk gösteriminin arkasından, 18, 25 Mart ve 1 Nisan tarihlerinde, Müze Gazhane Meydan Sahne’de aynı saatlerde sahnelenmeye devam edecek. 24 Yıl Sonrasında Bir İlk; Meddah ve Ortaoyunu İBB Kent Tiyatroları’nda son olarak, Kenan Işık ve Haşmet Zeybek yönetiminde 1998-1999 sezonunda ‘Fotoğrafçı’ isminde orta oyunu seyirciyle buluşmuştu. Kavuklu rolünü üstlenen Feridun Karakaya’nın sahneye çıkmış olduğu oyunda, tiyatromuzun duayen oyuncuları rol almıştı. 24 senelik bir aradan sonrasında geleneksel Türk tiyatrosunun iki mühim formunu temsilen iki gosteri beraber seyirciyle buluşuyor. Ilkin Tarık Şerbetçioğlu meddah rolünü üstlenen sahneye çıkarken, arkasından ‘Ödüllü’ isminde orta oyunu seyirciyle buluşacak. Eski Bir İstanbul Hikâyesi, “Vakitlerden Bir Zaman” Tarık Şerbetçioğlu’nun yazdığı ve yönettiği ‘Vakitlerden Bir Zaman’te eski İstanbul’da, aynı mahallenin insanları olan fakat birbirinden asla haz etmeyen Ahmet ve Namık’ın karşılaşması sonrası yaşanmış olan gülünç vakalar naklediliyor. Hiçbir mevzuda anlaşamayan, tamamen değişik tabiata haiz iki şahıs üstünden ortak değerlerde buluşup kardeşçe hayata devam etmenin güzelliği işleniyor. Dramaturjisini Gökhan Aktemur’un, dekor ve kostüm tasarımını Aynur Kopuz’un, ışık tasarımını Mustafa Türkoğlu’nun, efekt tasarımını Aşkın Nuri Özelçi’nin yapmış olduğu, fotoğraflarını Esra Demir’in çekmiş olduğu hikayede Tarık Şerbetçioğlu rol alıyor. ‘Tek kişilik oyunların atası, Meddah’ Şerbetçioğlu, meddahı şöyleki tanımlıyor: “Anlatı sanatı olarak da tanımlayabileceğimiz Meddah, söz kullanımının yanı sıra bir tek bir mendil ve sopayla karakterler, mekânlar, objeler yaratıp çeşitli efektlerle canlandırır hikâyesini. Seçtiği öyküleri anlatırken sandalyesine sırtını yaslarcasına dünya görüşünü tema olarak işler. Tek kişilik oyunların atası sayabileceğimiz bu anlatı türü bir oyuncu için pek fazlaca imkân sunar. ‘Maharet iltifata tabidir’ derler. İltifatı hak etmek için sınırlarını zorlar oyuncunun. Bundan dolayı her ne kadar geleneksel bir tür olsa da uygar tiyatroya ve pek fazlaca oyunculuk tekniğine katkısı yadsınamaz.” Geleneksel Gülmece, “Ödüllü” Kavuklu ve Pişekar uzun bir aradan sonrasında tekrardan karşılaşıyor. Vakti zamanında Kavuklu Hamdi ve ekibi tarafınca oynanan ve Cevdet Kudret Solok’un derleyip günümüze kadar ulaştırdığı ‘Ödüllü’ isminde oyundan kısaltılmış bir örneği seyircisiyle bir araya getiriyor. Oyunun mevzusu özetlemek gerekirse şöyleki: “Kavuklu bu sefer bekârdır ve gene işsizdir. Pişekarla seneler sonrasında karşılarlar, hal hatır sorulduktan sonrasında Kavuklu Pişekâr’dan kendisine bir iş bulmasını ister. Pişekar da zengin bir aile dostunun kısa sürede vefat ettiğini, bekar bir kızı bulunduğunu ve o kızın bileğini büken erkekle evleneceğini vaat ettiğini söyler. Hikâye bu ya kızın kolunda efsunlu bir pazuband vardır. Kavuklu derhal niyetini ortaya koyar. Kız ile buluşturulur, kız ile kavuklu birbirine vurulur, derhal bilek güreşine tutuşurlar derken her insanın bileğini büken kız kavukluya yenilir. Anne bu durumdan pek hoşnut olmaz. Kız da kavuklunun kendisi için savaşım edip etmeyeceğini ölçmek için pehlivanlarla güreş yapmasını ister. Bu güreş için bir para ödülü konulur. Pişekâr meşhur pehlivanlara mektup yazar ve sırayla pehlivanlar gelmeye adım atar; kavuklu sevilmiş olduğu kıza, pehlivanlar da para ödülüne kavuşmak için güreşe tutuşurlar. Arnavut, Yahudi, Acem, Laz, Kayserili, Matiz gelir ve bizim Kavuklu hepsini tesadüfen! tuşa getirerek yener. Peki, âşıklar kavuşur mu, pehlivanlar para ödülünü iyi mi alır?” Cevdet Kudret Solok’un derlediği Nihat Alpteki’nin yönettiği süresi 1 saat olan “Ödüllü” isminde ortaoyununun dekor ve kostüm tasarımı Aynur Kopuz’a, ışık tasarımı Mustafa Türkoğlu’na, efekt tasarımı Aşkın Nuri Özelçi’ye, müzik düzenlemesi Cihan Kurtaran’a ilişik. Fotoğraflarını Sadi Ayan’ın çekmiş olduğu oyunda, Sulh Çağatay Çakıroğlu, Burhan Yeşilyurt, Cihan Kurtaran, Çağlar Ozan Aksu, Gülsüm Alkan, Murat Üzen, Özgür Dağ, Seda Yılmaz, Serkan Bacak, Yılmaz Aydın rol alıyor. Izleyiciler biletinial uygulaması ve İBB Kent Tiyatroları internet sayfası üstünden parasız davetiyelerini alabilirler.

Bu Habere tepkin nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow