Fitch’ten Türkiye yorumu: “Iktisat politikasının dayanıklı olduğuna güvenimiz arttı” – Son Dakika Iktisat Haberleri

Internasyonal kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings’in Kıdemli Direktörü ve Türkiye Analisti Erich Arispe Morales, Fitch Ratings’in geçen hafta Türkiye’nin kredi notunu ‘B’den ‘B+’ya ve not görünümünü “durağan”dan “pozitif”e çıkarmasının peşinden AA muhabirinin sorularını yanıtladı.Fitch Ratings’in geçen yıl eylülde Türkiye’nin kredi notunu ‘B’ olarak teyit ettiğini ve not görünümünü “negatif”ten “durağan”a çıkardığını belirten Morales, “Bu kararımız, Türkiye’nin iktisat politikalarındaki değişimin makroekonomik ve finansal istikrarsızlık riskini azaltmada tutarlı olduğu yönündeki değerlendirmemizi yansıtıyordu. Eylülden bu yana mevcut siyaset ekseninin daha dayanıklı olduğuna ilişkin daha yüksek güvenimiz var.” diye konuştu.Morales, Türkiye’nin makroekonomi politikalarındaki tutarlılığın bazı mühim sonuçlar verdiğini dile getirerek, bunlardan ilkinin dış finansman koşullarındaki değişimde görüldüğünü söylemiş oldu.Piyasanın yalnız kamuya açılmadığını, siyaset değişikliği sonrasında bankaların ve şirketlerin de dış finansmana erişim sağladığını özetleyen Morales, Türkiye’nin 5 senelik kredi risk primindeki gerileme dahil olmak suretiyle Türk ekonomisi için sevindirici gelişmeler kaydedildiğini altını çizdi.DAHA FAZLA İYİLEŞME BEKLENTİSİErich Arispe Morales, iktisat politikalarının enflasyon beklentilerinin gevşemesinde ve enflasyonun kademeli olarak düşmesinde etkili bulunduğunu belirterek şu şekilde devam etti:”Ek olarak şu anki politikaların Türkiye’nin cari açığını azaltması için de tutarlı olduğu görüşündeyiz. Mayıs 2023’te 12 aylık bazda 60 milyar dolar seviyesinde olan cari açık düşmeye başladı ve yılı 45 milyar dolar seviyesinde kapattı. İleriye dönük ise ülkedeki cari açığın 2024’te Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’nın (GSYH) ortalama yüzde 2,6’sına ve 2025’te yüzde 2,2’sine düşmesini bekliyoruz. Bu oran, Türkiye ile benzer derecelendirmeye haiz öteki ülkeler için öngörülen ortalamanın altında.”Morales, Türkiye’nin internasyonal biriki seviyelerinde iyileşme görüldüğüne işaret ederek, “Baz senaryomuzda öngördüğümüz benzer biçimde eğer Türkiye iktisat politikaları bu şekilde sürdürülürse bu aşamada (internasyonal rezervlerde) daha çok iyileşme göreceğiz. Politikaların sürdürülmesi durumunda internasyonal biriki kapsamının 2025’te 4,5 aya yükseleceğini öngörüyoruz. Bu da Türkiye’nin biriki karşılama oranının B notu kategorisindeki ülkeler için öngörülen seviyenin üstüne çıkması demek.” ifadesini kullandı.”DÖVİZ KORUMALI MEVDUATLARDAKİ DÜŞÜŞ FİNANSAL DOLARİZASYONA YOL AÇMADI”Morales, kur korumalı mevduatlara ilişkin de mühim gelişmeler yaşandığını dile getirerek, bunlardan ilkinin Ağustos 2023 sonunda 130 milyar dolar olan kur korumalı mevduat büyüklüğünün 74 milyar dolara gerilemesi bulunduğunu söylemiş oldu.Bu düşüşün, finansal dolarizasyonda kayda kıymet bir artışa yol açmadan gerçekleşmesinin fazlaca mühim bulunduğunu vurgulayan Morales, şu değerlendirmede bulunmuş oldu:”Bir tek koşullu yükümlülüğün azaltılması değil, bununla birlikte bu mekanizmanın aşamalı olarak ortadan kaldırılmasının finansal dolarizasyonun artmasına yol açmaması mühim. Tüm bu gelişimleri dikkate aldığımızda, eylül ayındaki değerlendirmemizden 6 ay sonrasında siyaset değişikliğinin sürdürüleceğine ilişkin güvenimizin arttığını söyleyebiliriz. Siyaset değişikliğinin etkinliği, biriki seviyelerindeki iyileşme, dolarizasyonu artırmadan döviz korumalı mevduatların azaltılması, cari açığın düşürülmesi ve enflasyon beklentilerinin hafifletilmesine ilişkin gelişmeler, geçen hafta cuma günü açıkladığımız değerlendirmemizi doğruluyor.””POLİTİKA DEĞİŞİKLİĞİ DIŞ FİNANSMAN KOŞULLARINDA İYİLEŞME SAĞLADI”Erich Arispe Morales, yabancı yatırımcıların Türkiye hakkında kararlarında “küresel ekonomideki gelişmeler, gelişme beklentileri, para politikası ve siyasal gelişmeler” benzer biçimde çeşitli faktörlerin etkili bulunduğunu belirterek, “Fark ettiğimiz bir gelişme var ki siyaset değişikliği Türkiye’de yalnız makroekonomik finansal istikrar riskini azaltmakla kalmadı, bununla birlikte dış finansman koşullarında da bir iyileşme sağlamış oldu ve bu fazlaca mühim. Bu bağlamda, siyaset çerçevesinin güvenirliliği, dayanıklılığı ve tutarlılığına ilişkin değerlendirmeler, yabancı yatırımcı beklentilerinde mühim bir yol oynadı ve oynamaya da devam edecek.” dedi.ENFLASYON ÖNGÖRÜLERİFitch Ratings Kıdemli Direktörü ve Türkiye Analisti Morales, gelecek birkaç yılda mühim seviyede düşüş beklenmesine karşın enflasyonun Türkiye ekonomisi için temel siyaset zorluğu olmaya devam ettiğini dile getirerek şunları kaydetti:”Bu senenin ilk iki ayında gördüğümüz enflasyon, geçen senenin sonundan bu yana uygulanan bazı siyaset tedbirlerini yansıtıyordu. Bunlardan biri, yılbaşında asgari tutara meydana getirilen yüzde 49’luk zam. Bu durum iç öğrenci ve hane halkı tüketimine bir miktar ivme kazandırdı. Ek olarak, kamu harcamalarının ve kredi kartı kullanımının arttığını gördük. Bu faktörlerin, senenin ilk iki ayında enflasyonist baskıların artmasına yol açtığının farkındayız.”Morales, bununla beraber mali para kredi ve gelir politikalarının enflasyonu düşürme çabasıyla tutarlı bulunduğunu ve TCMB’nin bu yıl sonunda öngördüğü seviyeye yaklaşan aylık enflasyon patikasına haiz olacağına yönelik beklentilerini koruduklarını açıkladı.Öte taraftan, TCMB’nin yüzde 36’lık enflasyon projeksiyonuna rağmen Fitch Ratings’in enflasyon beklentisinin yüzde 40 seviyesinde bulunduğunu söyleyen Morales, “Enflasyonun bu yıl averaj yüzde 58 seviyesinde gerçekleşmesini ve yüzde 29’a inmesini bekliyoruz. Sadece enflasyon yalnız bu yıl ve gelecek yıl için değil, orta vadede Türkiye için temel bir siyaset problemi olmaya devam ediyor.” diye konuştu.Morales, Türkiye’nin enflasyonla savaşım sürecinde istikrarlı ilerleme olduğuna ilişkin göstergeler ve tekrardan dengelenme sürecinin enflasyonda sürdürülebilir bir düşüşe yol açacağına yönelik artan itimat oluşturulmasının, not yükselmesini sağlayacak faktörlerden bulunduğunu altını çizdi.

NTV’yi toplumsal medyadan takip edin